5 Aralık 2013 Perşembe

Yabancı

Kasırga gelecek dediler, çok büyük olacakmış; Fischmarkt su altında kalacak, rüzgarın hızı saatte 140 kmyi bulacakmış ve biz öyle bir günde ne olursa olsun okula gidecekmişiz. Hem de üç saatlik bir ders için!Tanıyanlar bilir, tam bir işkence, hele ki 3 gündür doğru düzgün yataktan çıkmadıysa.

Enteresan bir şekilde bugün benim için gayet güzel başladı. Kahvemi içebilecek zamanı buldum, mutlu bir şekilde (ironi değil gerçekten mutlu bir şekilde) derse gittim, en sevdiğim kişinin yanına oturdum ve tüm ders boyunca 2. Dünya Savaşı hakkında konuştuk. Yine de bir şeyler eksikti sanki. Ders çıkışı madem XAVER (kasırga -.-) geliyormuş, o zaman hazırlıklı olalım deyip kendimi markete attım, çiseleyen yağmur altında yürümeyi göze alarak.
Sebze yemediğimi farkedip bezelye aldım. Hayatımda ilk defa bezelye yapacağım diye azıcık heyecanlandım. Tatlı reyonlarında baya zaman harcadıktan sonra bezelyelerimle marketi terkettik. Metroyu kaçırdığım için 7 dakika boyunca buz gibi havada S31i beklemeye başladım. O sırada da Paulo Coelho'nun "11 Dakika"sının son sayfasını okudum. Okurken bir çift gözün bana baktığını farkettim. Kitap bittikten sonra kalkıp etrafıma bakındım. Sarı saçlı, gözlüklü, uzun boylu birine ait gözleri gördüm. Hayatımda gördüğüm en tatlı gülümsemeye sahipti o gözler. Aynı trene bindik, inene kadar o gözlerin etkisi altında kaldım. İnerkense mahçup mahçup gülümsediler bana.

Eve doğru yürürken, deli gibi fırtına da, iyi ki dedim, iyi ki derse gitmişim, iyi ki o metroyu kaçırıp 7 dakika beklemişim.

Önemli olan bir insanla konuşmak veya birbirine dokunmak değil, esas önemli olan gözlerin birbirine kenetlenmesi, gözlerle anlaşabilmek. İçinizi ısıtabilmesi gözleri ile bile. Hayatımda bir daha hiç görmeyeceğim biri, suratını bile belki yarın unutacağım biri ama gözlerini asla.
Tek üzüldüğüm şey metrodan inerken gidip "Günümü güzelleştirdiğin için teşekkür ederim." diyememiş olmam.

Elinizde böyle bir şans varken insanların yanında robot bakışlarla geçmek yerine, hafif de olsa gülümseyebilirsiniz. Kimse size deli gözüyle bakmayacaktır, tam tersine birilerinin gününü güzelleştirebilirsiniz.

Niye yazdım bu minnacık olayı bilmiyorum, sadece içimden geldi, başka da bir nedene gerek yok zaten =)

Ps: Bezelye efsane oldu ^^